Diyetin Vazgeçilmezi Yoğurt

Etli, sebzeli, hamurlu her türlü ana yemek ile uyum sağlayabilen lezzet yoğurt. Hem lezzet hem de sağlık deposu olmasına rağmen sofralarımızda ne kadar yer veriyoruz peki?

Ülke genelinde yoğurt tüketimimiz Avrupa ülkelerine göre ne yazık ki çok az. Pek çoğumuz yoğurdu sadece diyet yaparken tüketiyoruz. Hemen hemen her zayıflama listesinde bol miktarda yoğurt bulunur. Bu nedenle de yoğurdun zayıflatıcı mucizevi etkileri olduğu düşünülür hatta ‘yağ yakıcı’, ‘göbek eritici’ gibi sıfatlar ile sık sık anılır. Fakat bu sıfatların doğruluğu söz konusu değil! Tek başına bir mucize yaratmasa da besin değerinin son derece yüksek olması ve verdiği tokluk hissi nedeniyle diyet programlarında yoğurda bolca yer verilir.

Yoğurdun yüksek oranda kalsiyum içerdiğini biliyoruz. Kalsiyum minerali kemik sağlığımızın yanı sıra vücutta yağ metabolizmasına da katılır. Bu nedenle zayıflama diyetlerinin kalsiyum içeriğine ayrı bir özen gösterilmektedir. Yeterli kalsiyumu sağlamak için başvurulan en güzel besinlerden biri de tabi ki yoğurt.

Protein hem yemek esnasında hem de yemek sonrasında tokluğun uzun süre devam etmesi için oldukça önemli bir besin öğesidir. Bu nedenle özellikle et içermeyen yemeklerin yanında yoğurda yer verilmesi menülerimizin besin değerini arttırmakla beraber daha uzun süre doygunluk hissi de sağlar. Makarna, börek, mantı gibi yoğun karbonhidrat içeren yemeklerle de, karbonhidrat-protein dengesini sağlamak için mutlaka bir protein kaynağına başvurulmalıdır. Bunun için de en güzel seçenek yine yoğurttur.

Yoğurt en güzel doğal probiyotik kaynağıdır.

Fermente yapısının gereği içerdiği probiyotik bakteriler bağırsak sağlığı için oldukça faydalıdır. Özellikle kabızlık ve ishal gibi bağırsak hastalıkları durumların önlenmesi zayıflama ve kilo kontrolü için son derece önemlidir. Bu özelliği sayesinde de yoğurt zayıflama diyetlerinin yardımcısı olmuştur. Ekstra probiyotik takviyeli çeşitleri ise ileri derecede kabızlık problemine oldukça iyi bir çözümdür.

B vitaminlerinin üretilmesini tetiklemesi, laktik asit içeriğiyle pH dengesini sağlaması gibi etkileri sayesinde yoğurt bağışıklık sistemi üzerinde de olumlu etkilere sahiptir.

Bunlar, sofralarımızda yoğurda yer açmak için sayısızca nedenden sadece bir kaçı. İster UHT, ister ev yapımı mutlaka öğünlerimizde yoğurda yer vermeliyiz. Fakat ev yapımı yoğurtlar için sütün doğallığından, besin içeriğinden ve kimyasal içermediğinden emin olmamız gerekiyor. Kahvaltı, öğle yemeği, akşam yemeği veya ara öğün, istediğiniz an. Hem kilo kontrolü için hem de sağlık için günde 2 kâse yoğurt mutlaka tüketin!