kase içinde spirulina

Spirulina Nedir?

Spirulina 1500 yıllardan beri Aztekler tarafından ilk kez kullanmaya başlanmış besindir. Günümüzde zengin besin içeriği nedeniyle NASA tarafından astronotların beslenmesine eklenmesi ile gündeme gelmiştir.

Spirulina, birçok türe sahip olan mavi yeşil alglerden bir yosun türüdür. Besin içeriğinin yüksek olması ile besin takviyesi olarak kullanılması gündeme gelmiştir. Özel havuzlarda üretilen veya denizlerden elde edilen ve kurutularak veya kapsül haline getirilerek kullanılan spirulinanın besin takviyesi olarak kullanılması giderek yaygınlaşmaktadır.

Spirulina’nın Besin İçeriği

Protein: Spirulina kuru ağırlığına göre %55 ile 70 arasında değişen bir protein içeriğine sahiptir. Metiyonin, sistein ve lizin aminoasitleri kısmen daha az bulunmakla birlikte, esansiyel aminoasitlerin tamamını içermektedir. Bitkisel besinlere kıyasla protein içeriğinin daha zengin olduğu gözlemlenmiştir.

Yağ: Spirulina yağ içeriğinin %5-6 kadarı çoklu doymamış yağ asitlerinden oluşmaktadır. EPA, DHA, ALA gibi esansiyel yağ asitlerinin iyi bir kaynağıdır.

Vitamin: Spirulina B grubu, C, D ve E vitaminlerinin iyi kaynağıdır. A vitaminin öncül maddesi olan retinolün iyi kaynağıdır.

Mineral: Spirulina potasyumun iyi kaynağıdır. Ayrıca bakır, çinko, demir, magnezyum, manganez gibi mineralleri de içermektedir.

Spirulina makro ve mikro besin ögelerinin dışında fenolik asit ve tokoferollerden zengindir. İçerdiği biyokaktif moleküller sayesinde antioksidan kapatesini artırdığı düşünülmektedir.

Spirulina ve Hastalıklar

Spirulinanın içerdiği polisakkaritler, sağlıklı yağ asitleri ve biyoaktif moleküller sayesinde mikrobiyotayı desteklediği, insülin etkinliğini artırarak kan glukoz seviyesini düşürdüğü, karaciğer ve böbrek fonksiyonlarını desteklediği, içerdiği mineraller sayesinde kan basıncını düzenlediği ve kalp hastalıkları, diyabet, metabolik sendrom, kanser gibi hastalıklara karşı koruyucu olduğu düşünülmektedir.

The Academy of Chinese Military Medical Sciences’ın bir hayvan çalışmasında spirulinanın süperoksit dismutaz etkinliğini ve immün sistemi desteklediği gözlemlenmiştir. Spirulinanın besin ögesi ve biyoaktif madde içeriği nedeniyle kansere karşı koruyucu etkisi olabileceği düşünülmektedir. Ancak kanser, diyabet, kalp ve damar hastalıkları ve karaciğer hastalıkları üzerine etkinliğinin kanıtlanması için çalışmalar küçük bir örnek grubu ile kısa süre ile çalışıldığı veya hayvan çalışması olması nedenleriyle maalesef yetersizdir.

Spirulinanın günde 1-3 g kadar besin desteği olarak kullanıldığı çalışmalarda bireylerin egzersizde dayanıklılık artışı olabileceği gözlemlenmiştir. Bu etki antioksidan kapasitesinde artış ile ilişkilendirilmiştir.

Spirulinanın besin desteği olarak kullanılabilirliği 2007 yılında Amerika Gıda ve İlaç İdaresi tarafından güvenli bulunmuştur. Günlük 10 g kullanıma kadar yan etkinin bulunmadığı belirtilen spirulinanın besin desteği olarak 1-3 gram olarak kullanılabileceği önerilmektedir.

Kaynakça

http://www.fao.org/3/a-i0424e.pdf

http://www.aulamedica.es/nh/pdf/9001.pdf

https://dergipark.org.tr/download/article-file/562009