Ayşenur Akdeniz Rafine şeker kavramı son zamanlarda sıkça duyduğumuz kavramlardan biri. Şekerin zararlarını duydukça beslenme konusunda daha temkinli olmaya başladığımız aşikar. Fakat şeker tüketimini azaltın kavramlarıyla birlikte yanlış anlaşılmalarda söz konusu olabiliyor. Öncelikle doğal şeker içeriği olan besinlerden bahsedelim. Süt ve süt ürünleri, sebzeler, meyveler, tahıl ürünleri, kuru baklagiller, kuruyemişler, bal, pekmez, doğal olarak şeker içeriyor. Bazen şekersiz beslenme bahanesiyle taze ve kuru meyvelerdeki şekerden de korkup uzaklaşan kişiler olabiliyor. Doğal şeker içeren besinler uygun porsiyonlarda tüketildiğinde insan vücudu için hiç bir tehdit oluşturmaz. Meyveler doğal şeker içermesinin yanında sağlığa yararlı birçok bileşen içerdiği unutulmamalıdır.
Rafine şekerler; beyaz şeker, esmer şeker, yüksek furuktozlu mısır şurubu, glikoz şurubu gibi birçok işlemden geçmiş şeker türleridir. Beyaz şeker, şeker kamışı veya şeker pancarının işlenip şeker kristallerinin elde edilmesiyle oluşur. Glikoz şurubu buğday, pirinç, patates gibi nişasta kaynaklarından elde edilir. Yüksek fruktozlu mısır şurubu, mısır nişastasından elde edilir. Temininin daha kolay olması, iş yükünün azalması, maliyetinin daha düşük olması glikoz ve fruktoz şurubu kullanımını son yıllarda daha çok arttırmıştır. Bazen ürün etiketlerinde rafine şekeri; dektroz, dekstin, sükroz ve maltoz gibi kimyasal isimleriyle de görebilirsiniz.
Rafine karbonhidrat tüketiminin fazla olması da sağlığımızı riske atıyor. Rafine karbonhidratlar, tüm lif ve besin değerlerinden sıyrılmış şekerleri ve rafine tahılları içerir. Beyaz ekmek ve beyaz un ile hazırlanmış tüm unlu mamüller, beyaz pirinç, beyaz makarna ve birçok kahvaltılık gevrek bu gruba dahildir. Bu besinler hızlı sindirilirler ve yüksek glisemik indeksi sebebiyle kan seviyelerinde ani artışlara sebep olur. Ayrıca ruh hali ve enerjide dalgalanmalara ve özellikle bel çevresinde yağ birikmesine neden olabilir.
Rafine şekerler, diyabet ve kalp hastalıkları için büyük risk oluşturan obezite, göbek yağlanması gibi çeşitli sağlık sorunlarından sorumludur. Rafine şekerler, özellikle yüksek fruktozlu mısır şurubunun obezite ile bağlantısını açıklayan leptin direncine neden olabilir. Rafine şeker içeriği yüksek bir beslenme modeli, tip 2 diyabet, karaciğer yağlanması, depresyon, demans, prostat, meme, rahim, kolerektal, pankreas dahil olmak üzere belirli kanser türleriyle ilişkilendirilmişlerdir.
Rafine Şeker Tüketimini Sınırlamak Ne Gibi Katkılar Sağlar?
Rafine şeker içeriği yüksek olan gıdalar anlık mutluluk hissi verse de sonrasında alınan fazla kilolar, pişmanlık hissiyle beraber kişileri daha fazla strese sokmaktadır. Rafine şekeri beslenmeden çıkarmak; kan yağlarını dengeler, kan şekeri ve insülini düşürür, tansiyonu düşürür. Kanser oluşum riskini azaltır, bozulmuş ruh halini düzeltir, inflamasyonu azaltır ve sağlık yönünden daha birçok da fayda sağlar.
Sağlıklı ve zinde günler dileriz
Diyetlif
