mutlu aşk

Mutlu aşk var mıdır?

Farkında olalım ya da olmayalım, hepimiz mutlu aşk peşindeyiz. Aşk; kişiye mutluluk vererek devam ediyorsa bu bize âşık olan kişinin ruhsal olarak sağlıklı olduğunu gösterir. Aşk; kişiye mutluluk vermiyor ve âşık olma durumu hâlâ devam ediyorsa, bu bize âşık olan kişinin ruhsal olarak sağlıksız olduğunu gösterir.

MUTLU AŞK SADECE BENİMLE Mİ İLGİLİ?

Eminin herkesin aklına aynı şey geldi:

Ya karşıdaki kişi sorunlu ise?

Ya karşıdaki kişi haksız ise?

Ya karşıdaki kişi kötü davranıyor ise?

Bu soruları yanıtlayabilmek için aşkın kişinin kendisiyle ilgili olduğunu size anlatmak istiyoruz.

Biz aşkı yaşarken yaşadığımız hissin karşıdaki kişinin güzel oluşundan,  çok yetenekli oluşundan, beden güzelliğinden, kişisel özelliklerinden kaynaklandığını düşünürüz. Aslında sevgi ve sevme yeteneği bizim içimizde hali hazırda var olan bir şeydir. Âşık olduğumuzu düşündüğümüz zaman sevgimiz; içimize sığmaz, taşar ve sevdiğimiz insana doğru yayılır. Sevdiğimiz kişiye ulaştığında ise artık bizim bu kişide gördüğümüz aslında kendi sevgimizin yansımasıdır. Bizim yarattığımız etki, bir tepki doğurmuştur ki bu da doğanın en bilinen yasasıdır. Biz bu tepkiyi karşıdaki kişinin aşkı zannederiz ama bunu yaratanın kendimiz olduğunu unuturuz. Bu anlatımda mutlu olunan bir aşk hikâyesinde kendi etkimizin ne kadar fazla olduğunu anladıysak, mutsuz olunan durumda da kendi etkimizin olduğunu fark etmeliyiz.

mutlu aşk yaşamak için ne yapmalıyım?

MUTLU AŞK YAŞAMAK İÇİN NE YAPMALIYIM?

Yüz yıllar boyu bir sürü kadın, bir erkekten çiçek aldı ama her çiçek alan kadın mutlu bir aşk mı yaşadı?

Yüzyıllar boyu bir sürü erkek onu seven bir kadının hazırladığı çok güzel bir sofraya oturdu, ama her erkek mutlu bir aşk mı yaşadı?

Siz çiçek alan kadın da, sofra hazırlayan kadın da olabilirsiniz. Siz çiçek veren erkek ya da sofralar hazırlanan erkek de olabilirsiniz. Biz bu rolleri edinirken sevgi kapasitemizi oluşturan ve bozan bazı içsel süreçler vardır.

Sevgi kapasitemizi oluşturanlar: Ruhsal bütünlüğümüz, temel güven duygumuz, kendimizle barıştırdığımız eksiklerimiz, kendimizi sevmemiz, kendimizi kabul etmemiz ve kendimizi yaşamaya izin vermemiz.

Sevgi kapasitemizi bozanlar: Kaygılarımız, korkularımız, yaşanmışlıklarımız, bencil isteklerimiz, sevilme isteğimiz, özgüvensizliklerimiz, kendimize giydiğimiz maskelerimiz, dirençlerimiz, yersiz savunmalarımız.

İçimizden sevgimizle birlikte tüm bunlar da yansır ve karşımızdaki kişi bunları bilinçdışı bir şekilde, jestlerle, mimiklerle ya da içgüdüsel olarak hisseder. Biz içimizde mutlu bir insansak, karşıdakine bunu yansıtırız ve karşıdan yansıyanlar bizi yaralamaz, mutsuz etmez, savunmaya geçirmez ve yıkıcı bir etki yaratmaz. Mutsuz aşklar içinde, kısır bir döngüde bırakmaz. Sevgi bir alışveriştir. Bu sebeple karşıdakine neler yansıttığımızı düşünürsek belki mutlu aşk yaşayabiliriz.