besin alerjisi

BESİN ALERJİSİ NEDİR?

Besin alerjisi, bir besine maruz kalınma ile gelişen, her maruz kalındığında tekrarlayan, immünolojik reaksiyonlardır. Son yirmi yılda besin alerjisi tüm toplumlarda ve tüm yaş gruplarında önemli bir sağlık sorunu haline gelmiştir.

Besin alerjisi bağışıklık sisteminin genellikle bazı besin proteinlerine karşı geliştirdiği anormal reaksiyonlar sonucunda ortaya çıkmaktadır. En sık görülen besin alerjileri süt, yumurta, soya, kabuklu deniz ürünleri, ağaç fıstıkları (örn., fındık, ceviz) yer fıstığı ve buğday proteinlerine karşı gelişmektedir. Besinlere karşı alerjik reaksiyon, bağışıklık sisteminin bir elemanı olan immünoglobulin E (IgE) antikorunun aracılığı ile gelişebilmektedir.

Besin alerjileri bebeklik çocukluk döneminden ve hatta anne karnından başlayarak insan hayatını etkilemektedirler. Bu nedenle alerjisi olan bireylerin beslenmesine çok küçük yaşlardan itibaren dikkat edilmeli ve bireylerin alerjilerinden kaynaklı olarak diyetlerinden çıkardıkları besinlerin yetersiz ve dengesiz beslenme durumuna yol açmaması sağlanmalıdır.

Besin alerji prevalansı tüm dünyada artmaktadır. Özellikle çocuklarda besin alerjisi daha sık görülmektedir. Anne sütü alımının bebekleri besin alerjilerine karşı koruyabileceği düşünülmektedir. Besin alerjisinin çok etkin bir tedavisi bulunmamaktadır. Alerji görülen bireylerde, alerjen içeren besinlerin diyetten çıkarılması önerilmektedir.

Besin alerjisi tanısı için yoğun işgücü gerektiren testler yanında besin yükleme testi gibi anaflaksi riski taşıyan testlerin yapılması gerekebilir.

Alerjen İçeren Başlıca Besinler

Besin öğeleri arasında alerjiye yol açan maddeler genellikle protein yapısındadır. Her insan herhangi bir besine karşı alerjik tepki verebilirse de insanlarda sıklıkla alerjiye neden olan besinler şunlardır: İnek sütü, yumurta, balık ve kabuklu deniz ürünleri, kabuklu ve yağlı kuruyemişler (fındık fıstık gibi), tahıllar, etler, meyveler, sebzeler ve kurubaklagiller, baharatlar ve çeşni vericiler, çikolata, bal ve bazı içecekler. Bu besinlerden bazıları diğerlerine göre daha sık alerjiye neden olurlar. Örneğin: süt ve yumurta meyve sebzelere göre daha sık alerjik reaksiyona neden olur.

Probiyotiklerin Besin Alerjisi Üstüne Etkisi Nedir?

Bağırsaklarda mikrobik dengeyi sağlayan canlı organizmalara probiyotik denir. Probiyotiklerin alerjik hastalıklar üzerine etkisi tam olarak bilinmese de, kalıtsal immün sistemin oluşmasında fekal mukozaya etki ederek yardımcı olduğu konusunda kanıtlar vardır.

Anne Sütü ve Ek Gıdanın Besin Alerjisi Üzerine Etkisi Nedir?

Anne sütü, yenidoğan bebeğin ilk altı ay ihtiyaç duyduğu besinler ile bağışıklığı güçlendirici faktörleri içerebilmektedir. Dolayısıyla emzirme, bebeğin bağışıklık sisteminin geliştiği yaşamın ilk birkaç ayında önem arz etmektedir. Emzirme, başta besin alerjisi dahil olmak üzere alerjik reaksiyonlardan korunmada önerilmektedir. Fakat anne sütünün besin alerjisindeki rolü yeterince değerlendirilmemiştir. Muhtemelen anne sütünün alerjik reaksiyonlara karşı sağladığı koruma, bebek bağırsak mikrobiyotası veya bağışıklık sistemine olan etkisinden kaynaklanmaktadır.

Anne sütünde besin antijenlerinin varlığı bebeklerde duyarlılığa ve toleransa neden olup olmadığı tartışma konusudur. Annenin beslenmesi ile sütte bazı antijenlerin (örn., ovalbumin, gliadin, β-laktoglobulin) varlığı belirlenmiştir. Bu alerjenler bazı bebeklerde alerjik semptomlara neden olabilmektedir.

Alerji riskini azaltmak için potansiyel olarak daha alerjenik besinler,ek gıda alım döneminde daha geç önerilmektedir Fakat bu besinlerden kaçınmanın alerjiyi önlediği veya geciktirdiğine yönelik veriler çok sınırlıdır. Genel olarak alerji riskinin azaltılması için ilk 4-6 aydan sonra ek gıdaya (örn., inek sütü) başlanmalıdır.

Egzersizin Besin Alerjisi Üzerine Etkisi

Besin alımı sonrası tolere edilebilecek alerji, egzersiz ile şiddetlenebilmektedir. Besin ile ilişkili egzersiz anafilaksisinde genel olarak egzersizin, alerjen emilimini artırıdığı da düşünülmektedir. Bu alerjik duruma neden olan besinlerin genelde kabuklu deniz ürünleri, yumurta, sebzeler, meyveler, mısır, sarımsak, et ve pirinç olduğu ifade edilmektedir Alerjik durumlarda egzersiz esnasında fenalaşma, bayılma, nefes darlığı, ciltte kaşıntı, kızarıklık ve döküntü yakınmaları gözlenebilir.

Tedavisi Nasıldır?

Besin alerjisi olan hastaların tedavisinde temel yaklaşım alerjik olan besinin diyetten çıkarılması ve kazara yenmesi durumunda oluşabilecek risklerin önlenmesine yönelik koruyucu tedavidir. Koruyucu tedavi diyet değişikliği, alerjenden korunmaya yönelik önlemler konusunda eğitim, ilaç ve ilaç dışı tedavileri içerir. Besin diyetten çıkarılırken hastanın besin gereksinimleri, büyüme ve gelişme durumu ve anaflaksi önlemleri hesaba katılarak karar verilmelidir. Söz konusu besinlerin diyetten çıkarılması beslenme yetersizliğine neden olabileceği durumlarda diyet takviyeleri gereklidir.

Ayrıca işlenmiş gıdalardaki gizli besin bileşenleri konusunda bilgilendirme yapılması gerekir. Özellikle süt birçok besinde kazein ve laktoz olarak yer alırken yumurta albümin olarak yer almaktadır. O yüzden paketli gıdalarda gıda etiketlerin okunması konusunda aileler uyarılmalıdır

Diyet, besin alerjileri ve besin intoleransında teşhis ve tedavinin en önemi öğelerinden biridir. Besin alerjilerinin tedavi edilmesinde kullanılan yöntemler bazıları aşağıda belirtilmiştir:

  • Diyet Tedavisi (Eliminasyon diyetleri, Empirik Diyet, Birkaç besin diyeti, Elemental diyet)
  • Hiposensitivizasyon
  • Semptomatik tedavi

Sonuç ve Öneriler

Görüldüğü gibi besin alerjisi insan hayatını önemli derecede etkileyen bir durumdur.

Besin alerjileri çocuklarda daha sık görülmektedir. Alerjen içeren besin diyetten çıkarılırken, çocuklarda yetersiz beslenme riski göz ardı edilmemelidir. Özellikle zengin besin içeriği olan (örn., yumurta, süt) ürünler diyetten çıkarılırken bunların yerini alabilecek düzenlemeler diyete eklenmelidir.

Süte karşı alerjisi olan çocukların kalsiyum ihtiyacı farklı besinlerden (örn., badem, mercimek, sebzeler) karşılanmalıdır. Besin alerjisi olan çocukların büyümesi ve gelişimi takip edilmelidir. Alerji görülen çocukların aile kontrolü dışında (örn., okul, kreş) beslenmeleri, alerjik durumun görülmesine neden olabilir. Bundan dolayı okul ve kreş gibi kuruluşlar alerji görülen çocuklar için alternatif menüler oluşturmalıdır.

KAYNAKÇA

  • Karaman, Sait. “BESİN ALERJİSİ.” HASTALIKLARINDA BESLENME: 137.
  • Öztürk, Müjgan, and H. Tanju Besler. “Besin alerjileri.” Ankara: Klasmat Matbaacılık (2008).
  • TERCANLI, Enes, and Mustafa ATASEVER. “Besin Alerjileri.” Academic Platform Journal of Halal Lifestyle 3.1 (2021): 31-53.